Kant’tan Pasajlar

22 Nisan 2022 Cuma günü saat 21.00’de Immanuel Kant’ın 298. doğum gününü anmak üzere toplanacağız. Konuşmacıların açılışı yapacağı etkinlikte katkı sağlamak isteyen herkes Kant’ın eserleri arasından seçeceği bir pasajı okuyup, yorumlayabilir; diledikleri takdirde pasajı seçme nedenlerini katılımcılarla paylaşabilirler.


Zoom platformunda çevrimiçi gerçekleşecek panele katılımcı olarak katkı sağlamak isteyenler buraya tıklayarak ya da aşağıda yer alan toplantı kimliği ve şifre ile bağlanabilirler. Lütfen etkinliğe katılmadan önce Zoom platformunda adınızı ve soyadınızı yazdığınızdan emin olunuz. Anonim hesaplar etkinliğe kabul edilmeyecektir. Program aşağıdaki gibidir:

Moderatör:
-Mehmet Arslan

Konuşmacılar:
-Didem Delice: KANT’IN Aydınlanma Nedir? Sorusuna Yanıt MAKALESİNDEN BİR PASAJ
Özet: “Kant’tan Pasajlar” başlıklı bu etkinlik için, Kant’ın metinleri arasından “geçiş” niteliği taşıyan bir pasajı seçmek istedim. “Geçiş” ile kastettiğim, önceki ve sonraki metinler arasındaki bağı içermesidir. Kant’ın hangi metni ya da hangi pasajı seçilirse seçilsin, ilgili metnin ya da pasajın bir önceki ve bir sonraki metinler ile bağı kurulmadan seçilen metin ya da pasaj üzerinde derinleşmek olanaklı değildir. Elbette Kant’ı okuma tarzına göre “geçiş pasajı” değişebilir. Bununla birlikte, Kritik’leri, teorik ve pratik diye ayıran geleneğe bağlı kalırsak; “akıl”, “aklın kullanımı” ve “özgürlük” gibi kavram ve temaların gelişimi açısından Aydınlanma Nedir? Sorusuna Yanıt başlıklı makale dikkat çekici bir geçiş niteliği taşımaktadır. Bu makalenin giriş pasajı, metinler arası geçiş niteliğini göstermesi açısından önemlidir. 

Aydınlanma, insanın kendi suçu ile düşmüş olduğu bir ergin olmama durumundan kurtulmasıdır. Bu ergin olmayış durumu ise, insanın kendi aklını bir başkasının kılavuzluğuna başvurmaksızın kullanamayışıdır. İşte bu ergin olmayışa insan kendi suçu ile düşmüştür; bunun nedenini de aklın kendisinde değil, fakat aklını başkasının kılavuzluğu ve yardımı olmaksızın kullanmak kararlılığını ve yürekliliğini gösteremeyen insanda aramalıdır. Sapare Aude! Aklını kendin kullanmak cesaretini göster! Sözü şimdi Aydınlanmanın parolası olmaktadır.” (Çev. N. Bozkurt.)

Kant’ın Saf Aklın Kritiği’ni yazdığı, yani aklın ne olduğu hakkındaki teorisini tanımladığı dikkate alındığında; Aydınlanma metni, artık Kant’ın aklın pratik alandaki gerçekleşme biçimleri ile ilgilenmeye geçtiğini göstermektedir. Bu açıdan Aydınlanma metni, Kant’ın etik ve politik metinlerine geçişin hazırlığını içermektedir.  

Paragraf, “Aydınlanma” varsayımının temel içeriğini “akıl” kavramı ile ilişkilendirerek düşünmekte; Aydınlanma tanımını, “aklı kullanma” becerisi ile ilişkilendirerek yapmaktadır. Buna göre insan, aklın kullanımı konusunda “ergin olmama”yı tercih ederek; anlama yetisini Saf Aklın Kritiği’ne uygun gerçekleştirmediği gibi, yargı gücünü başkalarının yönlendirmelerine bırakmıştır. Aydınlanma insanın kendisini içinde tuttuğu bu olumsuz durumdan yine kendisinin çıkartması durumudur. Bunun için tek bir ilke vardır: “Sapare Aude! Aklını kendin kullanmak cesaretini göster!” Bu, kişinin kendi aklının özerkliğine dayanarak kendi sesini yükseltmesi demektir. Böylece paragraf sadece Aydınlanmanın koşullarını bildirmemekte; onun sonuçlarını da öngörmektedir. “Aklın Özel Kullanımı” ve “Aklın Kamusal Kullanımı” açısından bakılırsa, “ergin olmama” sorunu, özgürlüğün gerçekleştirilme tarzı ile doğrudan ilgilidir. 


-Hakan Çörekçioğlu


Etkinlik herkesin katılımına açıktır. 

Zoom Toplantı Kimliği: 923 7815 2500
Şifre: 630228

Nisan 22, 2022

Schedule

Date: